PKK-PYD İLİŞKİSİ PYD’NİN SURİYE’DEKİ ETNİK TERÖR UYGULAMALARI
PYD (DEMOKRATİK BİRLİK PARTİSİ), PKK (KÜRDİSTAN İŞÇİ PARTİSİ)’NIN SURİYE’DEKİ KOLU OLUP İKİ ÖRGÜTÜN AYNI YÖNETİCİ KADEMESİNİ, TEŞKİLAT YAPISINI, STRATEJİ VE TAKTİKLERİ, ASKERİ YAPILANMAYI, PROPAGANDA ARAÇLARINI, FİNANS KAYNAKLARINI VE EĞİTİM KAMPLARINI PAYLAŞMALARI, BU İLİŞKİNİN EN BELİRGİN GÖSTERGELERİDİR.
PKK, Türkiye’nin yanı sıra Suriye, Irak ve İran’daki örgütlenmelerini tek çatı altında birleştirmek adına organizasyon yapısını 2005 yılında PKK/KCK (Kürdistan Toplulukları Birliği) şeklinde değiştirmiştir. Bir başka deyişle KCK, PKK’nın yeni bir isim altında yeniden vücut bulmuş halidir. PYD ise PKK’nın Suriye topraklarında faaliyet gösteren uzantısıdır.
PYD faaliyetlerini PKK’nın Kandil Dağları’nda bulunan komuta ve kontrol yapılanması altında yürütmektedir. PKK ile PYD yöneticileri arasındaki ilişki PKK’nın Suriye’deki Kürtler arasında taban oluşturduğu 1980’li yıllara dayanmaktadır. İlk PYD lideri Barazani Muhammed ile halihazırdaki lider Salih Muhammed Müslim’in PKK liderlerinden Murat Karayılan ve Abdullah Öcalan ile geçmişe dayanan ilişkileri mevcuttur.
PKK, Suriye’de izlediği stratejiyi “Üçüncü Yol/Hat” olarak nitelendirmektedir. PKK’ya göre Üçüncü Yol Teorisi, Suriye sahasında açıkça taraf olmamak, çıkarları gerektirdiğinde, bir ya da birden çok aktörle kolaylıkla işbirliği yapma stratejisidir. Bu stratejiyi hayata geçirmek için, Abdullah Öcalan, Şubat 2002’de PKK yönetiminden, Suriye’de ‘Suriye Kürtlerinin Birlik Partisi’ kurulmasını istemiştir. Öcalan’ın talimatı Suriye’de PYD adı altında örgütlenmeye gidilmesinin ilk adımını oluşturmuştur.
PYD Suriye’deki iç savaştan önce, PKK yapısı içinde etkin bir rol oynamamıştır. Ancak ülkedeki iç savaş sürecinde doğan DEAŞ tehdidi ile Suriye Rejimi’nin desteği, PYD’nin görünürlüğünü artırmıştır.
Suriye’deki iç savaşın yayılması sonrasında ülkedeki Kürt varlığını koruma gerekçesi ile Temmuz 2012’de diğer Kürt siyasi partileri ve PYD’nin katılımıyla Kürt Yüksek Konseyi ve bu konseye bağlı olarak “Yekineyên Parastina Gel – YPG” (Halk Savunma Birlikleri) kurulmuştur. Yönetimi PKK tarafından kısa sürede darbeyle ele geçirilen YPG’den, PKK güdümünde olmayan Kürt unsurlar tasfiye edilmiş, YPG örgütün Suriye’deki asli silahlı gücü haline gelmiştir.
PYD’NİN KURULUŞ FELSEFESİ, TÜZÜĞÜ, EYLEMLERİ VE ÜYELERİ PKK’NIN SURİYE YAPILANMASI OLDUĞUNU AÇIKÇA GÖSTERMEKTEDİR.
PYD’nin tüzüğünde yer alan “PYD, Abdullah Öcalan’ı kendi önderi, Halk Kongresini (sözde) Kürdistan halkının üst şemsiyesi, KCK-Batı’yı Suriye’deki Kürt halkı için demokratik sistem olarak görür” maddesi partinin kuruluş amacını, net bir şekilde ortaya koymaktadır.
PYD tüzüğünde “parti üyelerinin A.Öcalan’a bağlı kalarak onun özgürlüğü için mücadele etmesi gerektiği” tanımlanmaktadır. PKK’nın çatı yapılanması KCK’nın sözleşmesi ve PKK tüzüğünde önder olarak kabul edilen A.Öcalan, PYD tüzüğünde de önder olarak kabul edilmektedir.
PKK – PYD Kongreleri
PKK-PYD ARASINDAKİ İLİŞKİNİN EN GÖRÜNÜR HALE GELDİĞİ ALANLARDAN BİRİ ÖRGÜTLERİN STRATEJİ VE TAKTİKLERİNİN BELİRLENDİĞİ KONGRELERDİR.
PYD’nin kuruluş kararı PKK’nın 2002’deki 8. Kongresinde alınmıştır.
PYD, yapısını oluşturan temel kararları 2003’ten itibaren düzenlediği kongrelerle belirlemiştir. Kongreler PKK’nın yönlendirmesiyle ve örgütün kontrolündeki terör kamplarında gerçekleştirilmiştir.
PYD KONGRELERİNDE ALINAN VE PKK-PYD İLİŞKİSİNİ AÇIKÇA ORTAYA KOYAN KARARLARDAN BAŞLICALARI:
• PKK’ya ait Kandil Dağı/Şehit Ayhan Kampı’nın, bir dönem PYD’nın ana karargahı olarak kullanılması
• PKK Yürütme Konseyi üyesi Mustafa Abdi Bin HALİL’in, PYD faaliyetlerinin sorumlusu olarak görevlendirilmesi
• A.Öcalan’ın ‘demokratik özerklik’ yaklaşımına vurgu yapılarak, ‘KCKRojava’nın kurulduğunun ilan edilmesi
• A.Öcalan ile irtibatlı Salih Muhammed Müslim’in, ilk PYD Başkanı Barazani Muhammed’in yerine başkan seçilmesi
• PYD iç tüzüğünde; «PYD’nin, A.Öcalan’ı komutan ve KCK’nın yasama organı KONGRA-GEL’i Rojava’nın da Yüksek Yasama Organı olarak kabul ettiği» ifadesine yer verilmesi
• Arap Baharından itibaren A. Öcalan’ın, Suriye’de izlenecek hareket tarzını, «Beşar ESAD ile uzlaşılması, ancak her duruma karşın öz savunmanın oluşturulması ve Suriye’deki Kürtlerle birlikte hareket edilmesi» stratejisine PYD’nin tamamen uyması
• PKK’da mevcut eş başkanlık sisteminin PYD’de de başlatılması • PYD’nin, PKK’nın Suriye’deki mücadelesini devraldığını dile getirmesi.
• PKK yönetimince de ayrıca PYD’nin faaliyetlerine yön vermek üzere: • Suriye’de ‘demokratik özerklik’ idaresinin kurulması • Suriye’nin kuzeyindeki demografik yapının Kürtler lehine değiştirilmesi
• YPG’nin Suriye’nin kuzeyinde, PKK güdümünde hareket eden silahlı bir yapılanma haline getirilmesi • PYD’nin uluslararası alanda meşru sayılması
PKK – PYD Sorumluları Arasındaki İlişkiler
PKK İLE PYD SORUMLULARI ARASINDA 1980’LI YILLARDA BAŞLAYIP GÜÇLENEN YAKINLIKLAR BULUNMAKTADIR. İLK PYD BAŞKANI BARAZANİ MUHAMMED’IN MURAT KARAYILAN İLE, HÂLİHAZIRDA PYD BAŞKANI OLAN SALİH MUHAMMED MÜSLİM’İN İSE A. ÖCALAN VE MURAT KARAYILAN İLE ESKİYE DAYANAN BİRLİKTELİĞİ BULUNMAKTADIR.
PKK, PYD üzerindeki kontrolünü, PKK mensuplarını PYD içerisinde görevlendirerek devam ettirmektedir. Özellikle Suriye krizinin başlamasının ardından PKK mensupları PYD saflarına kaydırılmış ve PYD’nin silahlı faaliyetlerini yürütmeleri için görevlendirilmiştir.
PYD/YPG’de Faaliyet Gösteren PKK Mensuplarından Bazıları
Sofi Nurettin; PKK’nın silahlı kanadı Halk Savunma Güçleri (HPG)’nin eski sorumlusu olup, PKK’nın Suriye üst yönetiminde genel sorumlu olarak görev yapmaktadır.
Fehman Hüseyin; PKK’nın Suriye üst yönetimi üyesi, aynı zamanda HPG genel sorumlusu olarak faaliyet göstermiş olup, 2015 itibarıyla Suriye’de YPG faaliyetlerini yönetmekle görevlendirilmiştir.
Sabri Ok; PKK yönetiminde yer almakla birlikte Suriye’de mali ve askeri konularla ilgili çalışmalar yapmakla da görevlidir.
Ferhat Abdi Şahin; Eski HPG Özel Kuvvetler Sorumlusu olup Suriye’deki askeri yapılanmadan da sorumludur.
Aldar Halil; KCK Yürütme Kurulu üyesi ve Suriye’de örgütün dış ilişkiler sorumlusudur.
Asya Abdullah; KCK Suriye üst yönetimi üyesi olup aynı zamanda PYD eş başkanlığı görevini yürütmektedir.
Fawza El Yusuf; PKK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi olup Ocak 2017’de Kuzey Suriye Demokratik Federal Sistemi Kurucu Meclisi Eş Başkanı olarak görevlendirilmiştir. Örgüte 1990’lı yılların başlarında katılan Fawza Al Yusuf, Murat Karayılan ve Fehman Hüseyin ile kurduğu yakın ilişkilerin de etkisiyle PKK içerisinde üst düzey görevler almıştır.
PKK/HPG – PYD/YPG Silahlı İşbirliği
KK VE PYD, SİLAHLI KANATLARI HPG VE YPG VASITASIYLA SURİYE’DEKİ FAALİYETLERİNİ EŞGÜDÜM İÇERİSİNDE SÜRDÜRMEKTEDİR.
PKK TÜRKİYE, SURİYE, İRAN VE IRAK’TAKİ TÜM TERÖRİST AKTİVİTELERİNİ, MURAT KARAYILAN’IN BAŞINDA BULUNDUĞU HALK SAVUNMA MERKEZİ ADLI YAPI İLE YÖNETMEKTEDİR.
Suriye’ye Irak’ın kuzeyinden getirilen PKK/HPG teşkilleri, PYD/ YPG’nin yanında çatışmalara katılmaktadır. İki örgütün silahlı kadroları arasındaki bu geçişkenlik sayesinde HPG, YPG’yi desteklemektedir.
PKK’NIN TÜRKİYE’DEKİ KIRSAL KADROLARI, SURİYE’DE FAALİYET GÖSTERMİŞ/EĞİTİLMİŞ ÖRGÜT MENSUPLARIYLA TAKVİYE EDİLMEKTEDİR. PYD/YPG MENSUPLARINCA TÜRKİYE-SURİYE SINIR HATTINDAN PKK’NIN TÜRKİYE’DEKİ ÜYELERİNE ULAŞTIRILMAK ÜZERE ÇOK MİKTARDA SİLAH, MÜHİMMAT, PATLAYICI MADDE SEVKIYATI GERÇEKLEŞTİRİLMEKTEDİR.
GÜVENLİK GÜÇLERİNCE SINIR HATTINDA 2015-2016 YILI İÇİNDE ÇOK SAYIDA SİLAHMÜHİMMAT VE ÖRGÜTSEL MALZEME ELE GEÇİRİLMİŞTİR.
Güvenlik güçlerince ele geçirilen örgütsel notlarda da PYD/YPG kadroları ile Türkiye’deki PKK kadroları arasındaki silah ve mühimmat aktarımına dair bilgiler bulunmaktadır.
2016’da çok sayıda YPG mensubu Türkiye’ye illegal olarak sızmaya çalışırken yakalanmıştır.
Suriye’den Türkiye’ye geçmeye çalışırken üniformaları üzerlerinde yakalanan PYD/YPG mensupları, PKK’lı teröristlere destek ve takviye amacıyla Türkiye’ye geçmeye çalışmışlardır.
Teslim olan örgüt mensuplarının ifadelerinde de “PKK’lı şahısların Suriye’de YPG’de, YPG mensuplarının da ihtiyaca göre HPG’de görevlendirildikleri” yer almaktadır.
PKK’lı teröristlere takviye amacıyla Türkiye’ye girmek isterken Suriye sınırında üzerlerinde silah/mühimmat ile yakalanan YPG mensuplarından bazıları
Şubat 2016’da, 2 YPG’li terörist Suriye/Ayn El Arap (Kobani) bölgesinden Türkiye/Şanlıurfa’ya illegal geçiş yaparken yakalanmıştır. YPG’li teröristlerin üzerinde 2 adet AK-47, 1 adet M-16 uzun namlulu silah ve 8 adet el bombası ele geçirilmiştir.
Mart 2016’da Cizre sınırında illegal olarak Suriye’den Türkiye’ye geçmek isterken yakalanan YPG’li teröristin üzerinde 30 adet el bombası, 10 adet roketatar mühimmatı ele geçirilmiştir.
Şanlıurfa/Suruç sınır hattına mücavir Suriye/Ayn El Arab (Kobani) bölgesinden illegal yollarla Türkiye’ye geçmeye çalışan YPG mensubu üç şahıs, 29/06/2016’da yakalanmıştır.
Adana’da Eylül 2016’da yakalanan İ.O. “2015’te PKK’ya katıldığını, sonrasında YPG kadrolarında görevlendirildiğini, Suriye/Rumeylan’da ideolojik, askeri ve sabotaj eğitimi aldığını” itiraf etmiştir.
KASIM 2016’DA SURİYE/ KAMIŞLI İLE TÜRKİYEMARDİN/NUSAYBİN ARASINDA, YPG MENSUPLARINCA KAZILDIĞI ANLAŞILAN BİR TÜNEL TESPİT EDİLMİŞTİR. YPG MENSUPLARI, BU TÜNELLE PKK’YA KADRO, SİLAH VE PATLAYICI AKTARMAYI AMAÇLAYAN LOJİSTİK BAĞA SOMUT BİR ÖRNEK TEŞKİL ETMEKTEDİR.
PKK ile PYD’nin Basın-Yayın Faaliyetlerindeki Ortaklığı
PKK yanlısı medya kuruluşları aynı zamanda, PKK ile PYD arasındaki ilişkinin açığa çıktığı önemli bir kanalı oluşturmaktadır.
PKK’NIN YAYIN ORGANLARI MED NUÇE TV, RONAHİ TV, STERK TV VE NEVRUZ TV YAYINLARINDA PYD İLE YPG’NİN FAALİYETLERİNE GENİŞ BİÇİMDE YER VERMİŞ/ VERMEKTEDİR.
PKK’ya bağlı Fırat Haber Ajansının haberlerinde de, PKK ve PYD’nin birlikte hareket ettiğine dair hususlar öne çıkmaktadır. Örgüt tarafından yapılan etkinliklerde/gösterilerde PYD bayrakları, A.Öcalan’ın afişleri ile PKK sembollerinin birlikte kullanıldığı görülmektedir.
PKK-PYD ARASINDAKİ ORGANİK BAĞI ORTAYA KOYAN, GÖRSEL/SOSYAL MEDYAYA YANSIMIŞ ÖRGÜT FAALİYETLERİNE ÖRNEKLER:
• PYD Yürütme Komitesi tarafından 2009’da yayınlanan bir bildiride «A.Öcalan’ın görüşlerinin bölgedeki tüm halkların çıkarına olduğu» hususları ileri sürülmüştür. (Arapça “www.gemyakurda.net” sitesinde 17/10/2009 tarihinde yayınlanmıştır)
• “KONGRA-GEL III. Genel Kurulu/ Rapor/Mesaj/Proje” adıyla örgüt üyelerine dağıtılan kitapta, «geçen bir yıllık faaliyet sürecinde Suriye, Güneybatı Kürdistan ve Suudi Arabistan, Libya, Ürdün, Lübnan çalışmalarının PYD tarafından yürütüldüğü» beyan edilmektedir.
• PYD’nin www.pydrojava.net adresli sitesinde 27/10/2011’de yer alan haberde; PYD Başkanı Salih Muhammed Müslim’in, 26/10/2011’de Ras El Ayn’da KCK Yürütme Konseyi üyesi Rüstem Cudi adlı terörist için kurulan taziye çadırına katılarak “Bütün Kürdistan’ın şehitlerin kanlarıyla sulandığını” ifade ettiği, belirlenmiştir.
• KCK Yürütme Kurulu üyesi Rıza ALTUN, Avusturya’daki Kurier Gazetesi’nde, 29/03/2016 tarihinde yayınlanan röportajında, “PYD’yi zımni olarak PKK’nın parçası olarak kabul ettiğini” beyan etmiştir.
• PKK’ya yakınlığı ile bilinen Hawar Haber Ajansı’nda (ANHA) 10/02/2016’da yayınlanan haberde,“YPG’li gençlerin, Türkiye’deki Şırnak/Cizre, Silopi, Mardin/ Nusaybin, Diyarbakır/Sur, Hakkari’deki terör eylemlerine destek vermek üzere seferberlik ilan ettikleri, YPS’li gençler ile omuz omuza savaşmak istedikleri” duyurulmuştur.
Uluslararası Alanda PKK-PYD İlişkisine Dair Açıklamalar
ABD’den yayınlanan http:// thehill.com/ adlı internet sitesinde, 10/05/2016’da yer alan “The PYD & The PKK: Two Sides Of A Coin (PYD ve PKK: Madalyonun İki Yüzü)” başlıklı makalede PKK ile PYD’nin aynı örgütler olduğu anlatılmaktadır. A.Öcalan’ın kardeşi olan ve sonradan örgütten ayrılan Osman Öcalan’ın 2013 yılında verdiği bir röportaja atıf yapılan makalade O.Öcalan’ın “PKK’nın İran kolunu kurduğum gibi, Suriye kolu olan PYD’yi de ben kurdum. PYD’nin isminde Kürdistan sözcüğünü, Suriye Rejimini tahrik etmemek amacıyla özellikle kullanmadık. PYD, PKK’ya bağlıdır ve PKK’nın talimatları ile hareket eder. PYD’yi Kandil’de kurduk, kadrolarını burada eğittik” şeklindeki beyanlarına yer verilmiştir.
NATO’ya bağlı Teröre Karşı Savunma Mükemmeliyet Merkezi’nin yıllık dergisi ‘Defence Against Terrorism Review’de yer alan Andrew Self ve Jared Ferris imzalı ve “Dead Men Tell No Lies: Using Killed in Action (KIA) Data to Expose PKK’s Regional Shell Game” (Ölü İnsanlar Yalan söylemez: PKK’nın Bölgesel Kılıf Oyununu Açığa Çıkarmak İçin Ölü Dataları Kullanmak) isimli makalede;
“Suriye iç savaşında PYD-YPG saflarında bulunan teröristlerin büyük ölçüde Türkiye, Irak ve İran’dan gelen PKK’lılar olduğu, bu teröristlerin %16’sının Türkiye’den geldiği, PKK’nın web sayfasındaki ölüm ilanlarında doğum ve katılım yerlerinin PKK-PYD-YPG arasındaki geçişkenliği ortaya koyduğu” vurgulanmıştır.
ABD Savunma Bakanı Ashton CARTER da, 28/04/2016’da kongredeki oturumda terör örgütü PKK/KCK ile PYD/YPG arasında ilişki bulunduğunu ifade etmiştir.
İspanya Polisi’nin YPG saflarında savaşmak üzere Irak ve Suriye’ye adam gönderme faaliyeti yürüten şahıslara yönelik sürdürdüğü operasyona ilişkin Ocak 2017’de tamamlanan dava dosyasında sanıklara isnad edilen suçlar bölümünde; “PKK ile ilişkili yapılara destek olmak, bu yapılara adam kazandırmak, eğitim vermek ve eğitilen şahısların YPG saflarında savaşmak üzere savaş bölgelerine gidişlerine destek sağlamak” ifadelerine yer verilmiştir.
İspanya Ulusal Mahkemesi tarafından konu ile ilgili yayınlanan açıklamada ise YPG’den “Suriye’nin Kuzeyi’nde AB terör örgütleri listesinde bulunan PKK’ya bağlı olarak faaliyet gösteren, PKK ile yöneticileri ortak olan, örgütün silahlı yan kolu” olarak söz edilmektedir.
PYD/YPG’NİN SURİYE’DEKİ ETNİK TERÖR UYGULAMALARI
Nasıl PKK Türkiye’nin özellikle doğu-güneydoğu bölgesinde halk üzerinde baskı oluşturmaya terör eylemleri ile korku yaratmaya çalışıyor ise PYD/YPG de Suriye’nin kuzeyinde demografik yapıyı değiştirmek için sivil halka yönelik sistematik olarak baskı uygulamaktadır.
PYD/YPG SURİYE’NİN KUZEYİNİN KÜRTLERE AİT OLDUĞUNU İDDİA ETMEKTE VE BU DOĞRULTUDA, BİLİNÇLİ VE BÜTÜNCÜL POLİTİKALARLA, BÖLGE HALKINI GÖÇ ETMEYE ZORLAMAKTADIR.
MAKSİMALİST BİR TUTUM İÇİNDE HAREKET EDEN ÖRGÜT, KÜRTLERİN AZINLIK OLDUĞU, HATTA HİÇ KÜRT BULUNMAYAN YERLERİ DAHİ ELE GEÇİRMEYE ÇALIŞMAKTADIR.
PYD/YPG bölgedeki binlerce sivili zorla göçe zorlamakta, evlerini köylerini yakıp yıkarak zarara uğratmakta, işkence, korku ve baskıyla yerinden yurdundan etmektedir.
PYD/YPG’nin Suriye’nin kuzeyinde uyguladığı etnik terör, birçok farklı şekilde ortaya çıkmaktadır.
• Kişileri yerinden etme, göçe zorlama
• Kişilerin çatışmalar nedeniyle terk ettikleri memleketlerine dönüşlerine izin verilmemesi
• Özel mülklere el konulması, baskı kurmak amaçlı tahrip edilmesi, köylerin bütünüyle yıkılması
• Keyfi tutuklama, infaz, tecavüz, işkence uygulamaları
• Yerel halkın zorla askere alınması
• Tapu ve Nüfus Müdürlükleri gibi hassasiyet içeren yerlerin yağmalanması, kayıtların tahrip edilmesi
• Çatışma bölgelerine gönderilen yardımların dağıtımında ayrım gözetilmesi
• Suriye’nin kuzeyinde örgüt tarafından Rojava olarak adlandırılan bölgenin, örgüte destek olan Kürt kesimler haricindeki diğer etnik unsurlardan temizlenmeye çalışılması.
PYD/YPG TARAFINDAN SİVİL HALKA ZOR KULLANILMAK SURETİYLE SURİYE/HASEKE’DE YÜZLERCE ARAP KÖYÜ BOŞALTILMIŞ HALK YERİNDEN YURDUNDAN EDİLMİŞTİR.
PYD/YPG UNSURLARI, HASEKE’DEKİ KÖYLERDE SİVİLLERİ İDAM EDEREK HALK ÜZERİNDE KORKU YARATARAK KÖYLERİN BOŞALTILMASINI SAĞLAMIŞTIR.
Örgüt Şubat 2016’da Minnak, Ayn Dakne, Kefer Naye, Deir Cemal, Tel Rıfat ve Şeyh İsa bölgelerinde mukim 100.000 sivili göçe zorlamış, evlerini, tarım arazilerini, araçlarını yağmalamıştır.
Örgüt Nisan 2016’da Haseke/Ras Al Ayn (Resulayn)’a bağlı Arap köylerinden Anik El Hava Köyü’ne düzenlediği baskında köy halkından çok sayıda kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olmuştur. PYD/YPG mensupları, Haseke’deki Arap Köyleri’nde işkence ile bazen de idam ederek sivilleri katletmiştir.
PYD/YPG Mayıs 2016’da Haseke/ Ras Al Ayn kırsalındaki Arap köylerinde yaklaşık 4000 dönümlük zırai alanı yakmış ve kadınları alıkoymuştur. Örgütün bu uygulamalarını protesto eden kişiler ise ağır şekilde darp edilmiştir.
PYD/YPG Haziran 2016’da Tel Abyad’da Arap kökenli kadın, çocuk ve yaşlılardan oluşan sivil protestocular üzerine ateş açmış, söz konusu saldırıda çok sayıda kişinin yaralanmasına sebep olmuştur. Benzer bir olay 25 Ocak 2017’de yaşanmış, terk etmek zorunda kaldıkları Fırat nehrinin doğusunda bulunan Şiyuk köyüne geri dönmek isteyen sivillere PYD unsurları tarafından silahlarla ateş açılmıştır. Olayda aralarında kadın ve çocuklarında bulunduğu 7 sivil hayatını kaybederken çok sayıda kişi yaralanmıştır.
Yerel Halkın Zorla Askere Alınması
PYD/YPG, İHTİYAÇ DUYDUĞU İNSAN KAYNAĞINI TEMİN EDEBİLMENİN YANI SIRA FİİLİ KONTROLÜ ALTINDA BULUNAN BÖLGELERDEKİ İNSANLARA İSTEDİĞİ BASKI ORTAMINI YARATABİLECEK BİR GEREKÇE OLUŞTURABİLMEK ADINA SÖZDE ZORUNLU ASKERLİK YASASI ÇIKARMIŞTIR.
Özellikle 2015 yılından itibaren, çatışmalara katılmak istemeyen gençler de zorla askere alınmaya başlamıştır. Bu kapsamda gençlere uygulanan ağır yaptırımlar nedeniyle birçok kişi kaçarak komşu ülkelere sığınmıştır.
Siyah kamuflajlı ve yüzleri kar maskeli YPG mensuplarınca, zorla silah altına alma uygulaması kapsamında ev baskınları yapılmaktadır.
YPG’nin denetimindeki bölgelerde okul ve ailelerden yaşlarına bakılmaksızın küçük kızlar dahi zorla YPJ kadrolarına alınmaktadır.
SURİYE’DEKİ KADIN YAPILANMASI YPJ TARAFINDAN ZORLA ALIKONULAN 13 YAŞINDAKİ LİSE ÖĞRENCİSİ Y.H. BUNA ÖRNEKTİR. Y.H.’Yİ GERİ ALMAK İSTEYEN AİLESİ RASULAYN’DAKİ YPJ MERKEZİNE GİTTİĞİNDE, KIZLARININ ARTIK YPJ KADROSU OLDUĞU İLERİ SÜRÜLEREK TEHDİT EDİLMİŞTİR. Y.H. SURİYE’DE YPJ’NİN VERDİĞİ EĞİTİMLERİN ARDINDAN 2015 YILI BAŞLARINDA IRAK/KANDİL’E TESLİM EDİLMEK ÜZERE GÖTÜRÜLÜRKEN, ÖRGÜTTEN KAÇMAYI BAŞARARAK IRAK/ PEŞMERGE GÜÇLERİNE TESLİM OLABİLMİŞTİR.
Örgüt, 05/05/2015’te Resulayn’da seferberlik kararı almış ve 18-30 yaş arası erkekler zorla askere alınmıştır. Askerliğe katılacaklarını taahhüt etmelerine karşılık hizmete katılımdan imtina edenlerin ise mallarına el konulmuştur.
YPG’ye bağlı Asayiş Kuvvetleri Aralık 2015’te Haseke’ye bağlı Al Malikiye’ye yaklaşık 25 km. mesafede bulunan 5.000 nüfuslu Suvediyye (Suwaydik) adlı Kürt köyüne giderek futbol maçı oynayan gençlerden 9’unu zorla kaçırmıştır.
Türkiye-Suriye sınırını illegal geçmeye çalışırken yakalanan şahısların ifadelerinde de “PYD/YPG tarafından zorla silah altına alınmamak amacıyla yasadışı yollardan Türkiye’ye geçmeye çalıştıkları” sıklıkla dile getirlmektedir.
Örgüt Suriye/Resulayn El Ayn bölgesindeki okullarda hizmet veren öğretmenleri dahi silahlı eğitime zorlamakta, eğitime katılmak istemeyenleri ise maaşlarını kesmekle tehdit etmektedir.
Tapu ve Nüfus Müdürlükleri gibi hassasiyet içeren yerlerin yağmalanması, kayıtların tahrip edilmesi
PYD/YPG, BÖLGENİN DEMOGRAFİK YAPISIYLA OYNAMAK VE TAŞINMAZ MALLARI ELE GEÇİRMEK İSTEMEKTEDİR. BU NEDENLE SURİYE’NİN KUZEYİNİN KÜRT BÖLGESİ OLMADIĞINI KANITLAYABİLECEK TAPU VE NÜFUS BİLGİLERİNİN BULUNDUĞU BİNALARIN TAHRİP EDİLMESİ AMAÇLANMAKTADIR.
Kamışlı’da 2014 yılında kantonun ilan edilmesi ile birlikte arsa tahsisi ve tapu işlemlerine başlanmıştır.
Afrin’de Tapu Dairesi ve Afrin askerlik şubesi olarak istifade edilen binalarda, Ocak 2015’ten itibaren, YPG mensupları faaliyet göstermektedir.
Münbiç şehrinin Ağustos 2016’da ele geçirilmesi sonrası örgüt mensupları, şehirdeki tapu ve nüfus müdürlüklerini yakmak suretiyle kayıtları imha etmiştir. Arap ve Türkmenlere ait mallar ise sahte belgelerle Kürtler üzerine düzenlenmiştir.
PYD/YPG’nin Sivil Halka Yönelik Uygulamaları Uluslararası Kuruluşların Raporlarında da Yer Almaktadır
ULUSLARARASI AF ÖRGÜTÜ’NÜN 2015 YILI RAPORUNDA “SURİYE’NİN KUZEYİNDE ÖZELLİKLE ARAP VE TÜRKMEN KÖYLERİNİN PYD/YPG TARAFINDAN ATEŞE VERİLDİĞİ VE KÖYLÜLERİN DE BÖLGEYİ TERK ETMESİ İÇİN ÖLÜMLE TEHDİT EDİLDİĞİ” VURGULANMIŞTIR.
ULUSLARARASI AF ÖRGÜTÜ VE İNSAN HAKLARI İZLEME KOMİSYONU’NUN FARKLI RAPORLARINDA DA, “PYD’NİN SURİYE’DE ETNİK TEMİZLİK YAPTIĞI VE ÇATIŞMALARDA ÇOCUKLARI KULLANARAK SAVAŞ SUÇU İŞLEDİĞİNE DAİR” BİLGİLERE YER VERİLEREK KONUYA DİKKAT ÇEKİLMEKTEDİR.
Amerikan Dergisi Nation’un 09/02/2017’de basına yansıyan raporunda ise PYD/YPG’nin Suriye’nin kuzeyinde savaş suçu işlediği ve on binlerce insanı yerinden ettiği belirtiliyor. Raporda;
• 80’den fazla Suriyeli Arap ve Kürt mültecinin yanı sıra eski PKK/PYD mensuplarıyla görüşüldüğü,
• YPG’nin Suriye’nin kuzeyinde kontrol altında tuttuğu bölgelerde on binlerce Arap ve Kürt sivili sürgüne zorladığı ve savaş suçu işlediği,
• YPG’nin, bölgede DEAŞ’la çatışmadığı, aksine çatışan grupları engelleyen bir hareket tarzı izlediği, yer almaktadır.
YENİ HABERLER
YORUMLAR
Henüz hiç yorum yapılmamış.