Türk askerlerinin Rusya’ya eğitim için gitmesi bardağı taşıran son damla olmuş

9 Haziran 2019, 02:37

ABD Savunma Bakanı Vekili Patrick Shanahan’ın, Savunma Bakanı Hulusi Akar’a F-35 yaptırımları konusundaki mektubu göndermesi ve zamanlamasının nedeni ortaya çıktı.

ABD, Türkiye’nin S-400 konusunda eğitim almak üzere askeri personelini Rusya’ya gönderdiğini açıklaması üzerine mektubu göndermiş.BOLD-Amerikan Savunma Bakanı Vekili Patrick Shanahan, Savunma Bakanı Hulusi Akar’a 6 Haziran Perşembe günü göndermiş ve S-400’lerden vazgeçilmemesi halinde ülkesinin Türkiye’ye karşı atacağı adımları sıralamıştı.

Çoğu 31 Temmuz’da başlayacak yaptırımlarla ilgili mektubun neden 6 Haziran’da gönderildiği merak konusu olmuştu.Türkiye’nin S-400 konusunda eğitim almak üzere askeri personelini Rusya’ya gönderdiğini açıklaması üzerine bu mektubun gönderildiği ortaya çıktı. Mektupta bu konu Türk tarafına açıkça iletilmiş.

ABD Savunma Bakanlığı’nın Avrupa ve NATO Politikalarından Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Andrew Winternitz de 7 Haziran’da düzenlenen bir bilgilendirme toplantısında, Türkiye’nin eğitim için Rusya’ya personel göndermiş olmasını önemli bir sinyal olarak aldıklarını kaydetti. Winternitz, “Bu bizim harekete geçmemiz, ciddi olduğumuzu ve S-400 ile F-35’in birlikte kullanılamayacağına ilişkin pozisyonumuzu göstermemiz için gerekli bir sinyaldi,” ifadelerini kullandı.

ABD: “CAATSA” YAPTIRIMLARI KONUSUNDA KONGREDE PARTİLER ÜSTÜ BİR KARARLIKLIK VAR 

Shanahan’ın mektubunda dikkat çektiği bir diğer önemli unsur da ABD Kongresi’nin Ağustos 2017’de çıkardığı ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası (CAATSA). Bakan, “F-35’ler konusunda alınan önlemler, S-400’lerin Türkiye’de bulunmasının yaratacağı risklerle ilgili ve Rusya ile ilintili olan CAATSA yaptırımlarından ayrıdır. Türkiye’nin S-400’leri satın alması durumunda CAATSA yaptırımlarının uygulanması konusunda Kongre’de güçlü ve partiler üstü bir kararlılık bulunuyor,” ifadesini kullandı.

“RUSYA’NIN AVRUPA VE ASYA’DAKİ NÜFUZUNA KARŞI KOYMAK” KAPSAMINDA “CAATSA” GÜNDEME GELECEK

ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası (CAATSA) kapsamında öngörülen yaptırımlar, başta finans ve bankacılık sektöründen savunma sanayine kadar pek çok alanda Türkiye’ye büyük zorluklar çıkarabilir.ABD Başkanı Donald Trump’ın Ağustos 2017’de imzaladığı bu yasa ABD’nin Rusya, İran ve Kuzey Kore gibi doğrudan hasım saydığı ülkelere yönelik uyguladığı yaptırımları düzenliyor.

Yasa metninde bu ülkelere ilişkin ayrı bölümler bulunuyor. Yasa ABD başkanını belirli durumlarda kurum veya kişilere yaptırım uygulamaya zorluyor.Başkanın özel durumlarda bu yaptırımları geçici olarak durdurma yetkisi bulunurken, bunların kaldırılması ABD Kongresi’nin onayına muhtaç.Türkiye’nin CAATSA kapsamına girmesi ise yasanın ‘Rusya’nın Avrupa ve Asya’daki nüfuzuna karşı koymak’ başlıklı bölümdeki 231’inci maddeye dayanıyor.

CAATSA YAPTIRIMLARINDA YOK YOK 

‘Rusya federasyonu hükümetinin istihbarat ya da savunma kurumlarıyla ilişiki kuran kişilere yönelik yaptırımların uygulanması’ başlıklı bu madde, ABD başkanına, bu sektörler ile alışveriş ilişkisine giren kişi veya kurumlara karşı yasada belirlenen 12 yaptırımdan en az beşini uygulama yetkisi veriyor.

Söz konusu 12 yaptırımsa yasanın 235’inci maddesinde açıklanıyor.

12 yaptırım maddesi

CAATSA’nın 235’inci maddesinde açıklanan 12 yaptırım şöyle:

1) ABD Başkanı ABD Eximbank’ı (ithalat-ihracat bankası), yaptırım uygulanan kişinin ülkeden mal ve hizmet ithal etmesiyle ilgili sigorta ve garanti edinimi ile kredi uzatımı konularında onay vermemesi için yönlendirebilir.

2) ABD Başkanı ABD hükümetine, yaptırım uygulanan kişinin ülkeden herhangi bir dayanıklı mal veya teknoloji ithal etmesine izin verecek lisans veya yetki belgesi vermemesi yönünüde direktif verebilir. Bu maddenin kapsamına askeri mühimmat ve nükleer bağlantılı malzemeler de giriyor.

3) ABD Başkanı, ABD’deki finans kurumlarına yaptırım uygulanan kişiye kredi vermeme yönünde direktif verebilir. Buna göre, yaptırım uygulanan kişi ABD’den toplamda en fazla 10 milyon dolar kredi kullanabilir.

4) ABD Başkanı, uluslararası finansal kuruluşlardaki (IMF, Dünya Bankası gibi) ABD’li üst düzey yöneticilere, yaptırım uygulanan kişiye kaynak aktarılmaması için görüş bildirmeleri veya bu kuruluşların, yaptırım uygulanacak kişinin faydasına olabilecek kredi verme kararlarına karşı oy kullanmaları yönünde direktif verebilir.

5) Yaptırım uygulanan taraf finans kurumuysa, bu kurumun ABD piyasasındaki işlemleri kısıtlanırken, ABD devlet tahvillerine erişimi engelleniyor.

6) ABD yönetimi yaptırım uygulanan kişiden mal ve hizmet tedarik etmeyi durdurabilir.

7) ABD Başkanı, ABD’nin yetki alanı dahilinde, yaptırım uygulanan kişinin faydasına olacak herhangi bir döviz alım-satım işlemi yapmasını engelleyebilir.

8) ABD başkanı, ABD’nin yetki alanı dahilinde, yaptırım uygulanacak kişinin faydasına olacak bir ödeme veya kredi aktarımının finansal kuruluşlar arasında veya finansal kuruluşlar aracılığıyla ya da finansal kuruluşlara yapılmasını engelleyebilir.

9) Yaptırım uygulanan kişinin ABD’de mülk edinmesi ve bir mülkle ilgili her türlü işlemi yapması engellenebilir.

10) ABD Başkanı, ABD’li bir kişi veya kurumun yaptırım uygulanan tarafa yatırım yapmasını veya her türlü tahvil ürünü almasını engelleyebilir.

11) ABD Başkanı, ABD Dışişleri Bakanlığı’na, kapsamı başkan tarafından belirlenmek üzere yaptırım uygulanan tarafla ilgili kişilere vize kısıtlaması getirmesi için direktif verebilir. Başkan ABD İçgüvenlik Bakanlığı’na bu kişilerin üşkden çıkarılması talimatını da verebilir.

12) ABD Başkanı, yaptırım uygulanan tarafın yöneticilerine ve yetkililerine bahsedilen yaptırımları uygulayabilir.

YENİ HABERLER

YORUMLAR

Henüz hiç yorum yapılmamış.

YENİ HABERLER