Ukrayna seçimlerinin analizi
21 Nisan’da Ukrayna Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turu gerçekleşecek. 31 Mart’ta gerçekleşen ilk turda ünlü şovmen Vladimir Zelenski %30,24, mevcut Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko ise %15, 95 oy aldı ve seçimin ikinci turunda yarışmaya hak kazandılar. İddialı adaylardan Yuliya Timoşenko %13,40, Yuri Boyko ise %11, 67 oy aldı. Zelinski Ukrayna’nın 20 idari bölgede (oblast) birinciliği elde etti. Donetsk ve Lugansk’da ise ikinci oldu. Batı bölgelerinde (Lviv, Ternopol, İvano-Frankovsk) Poroşenko, Doğu bölgelerinde ise (Donetsk ve Lugansk) Boyko ilk sırayı aldı.
Anketlerde seçimin ikinci tur favorisi olarak yine Zelinski gösterilmektedir. Zelinski Ukrayna’nın ünlü şovmen ve aktörlerinden. “Vecherniy Kvartal” şov programıyla Ukrayna’daki en popüler kişi haline gelmiştir. Başrolünü oynadığı “Sluga Naroda” (Halkın Hizmetçisi) dizisinde canlandırdığı Goloborodko karakteri -Kievli tarih öğretmeni beklenmedik – bir şekilde önemli bir toplumsal figüre dönüşür ve Ukrayna Cumhurbaşkanlığına seçilir. Bu durum 2000’li yıllardaTrump’un Simpsonlar çizgi filmindeki Başkan olarak gösterilmesi olayı ile benzerlik göstermektedir. Zelinski “Sluga Naroda” isimli blokla da seçimlere girdi. Uzun yıllar Moskova’da yaşayan Zelinski 2000’li yıllarda Ukrayna’ya dönmüştür.
Krivoy Rog doğumlu Zelinski’nin siyasal düşünceleri hakkında net fikir söylemek kolay değildir. Bazılarına göre Poroşenko’dan daha radikal söylemlere sahiptir. Diğerlerine göre ise aslında farklı bir politik fraksiyonu temsil etmektedir. Özellikle seçimlerde ağırlıklı olarak Rusça konuşulan Ukrayna’nın merkezi (Kiev dâhil) ve doğu bölgelerinden oy alması dikkat çekmektedir. Seçimlerin ikinci turunda Rusya yanlısı Boyko’nun Zelinski’yi destekleyeceği ve başbakan olarak görevlendirileceği Ukrayna toplumunda sıkça dile getirilmektedir.
Ayrıca Zelinski’nin Poroşenko karşıtı oligark Kolomoyskiy’nin “adamı” olarak değerlendiren görüşler de vardır. İsrail’de yaşamını sürdüren Kolomoyskiy’nin “Büyük Projesi”nin bir parçası olduğu ve Trumpist mantığın bir devamı olduğuna dair görüşler vardır. Kolomoyskiy’nin Kremlin’le ilişki bağının olduğu ifade edilmektedir. Dolayısıyla Zelinski Rusya ve ABD tarafından nasıl paylaşılacak ve bu hibrit durumun kimin lehine sonuçlanacağı muammasını korumaktadır. Mevcut durumda Zelinski’nin Amerikan çevreleriyle ilişkisinin daha iyi olduğunu gözlemlemek mümkündür. Seçim sürecinde Amerikalı danışmanların aktif bir şekilde Zelinski’nin seçim stratejisine yön verdiler. ABD Poroşenko’yu gözden çıkarınca en iddialı aday olarak Zelinski’ye oynadı. Poroşenko’nun Hilarry Clinton ekibine yakın olması bu noktada belirleyici oldu. Bu durumdan rahatsız olan Trump ekibinin açık bir şekilde Zelinski’ye “yeşil ışık” yaktığını söylemek mümkündür. Kolomoyskiy’nin büyük resimde nerede olduğunu kestirmek güçtür. İsrail’de yaşamını sürdürmesi ve Kremlin’in en az Beyaz Saray kadar bu ülkede etkili olması ve nihayetinde oligark olması dikkat çekici ve bir o kadar da gizemlidir.
Ukrayna toplumunun temel gündeminde ise ekonomik sorunlar vardır. Poroşenko’nun ekonomik konulardaki başarısızlığı Ukrayna seçmenini bilinmedik bir aday olan Zelinski’ye yöneltmiştir. Timoşenko’yu daha önce deneyen Ukraynalılar bu sefer sadece ekranlarda komik rollerde gördükleri bir kişiyi seçme eğilimi gösterdiler. Belki Zelinski “kötünün iyisi” rolünde olabilir ama denenmemiş olması ve açık politik söylemlerde bulunması Ukrayna seçmenin hoşuna gitmiş olabilir. Ukrayna seçmeni aday profili ve programı çerçevesinde Zelinski’yi kendilerine daha yakın buldular.
İkinci turda Zelinski’nin seçim taktiği olarak Rusça konuşan Merkezi ve Doğu Ukrayna bölgesine sempatik gözüken açıklamalar yapması bu seçimde belirleyici olacaktır. Poroşenko’nun seçmen kitlesi daha çok Ukrayna’nın batısında yoğunlaşmaktadır.
Zelinski’nin dış politika profiline bakıldığında NATO’ya üyelik için referandum söylemi dikkat çekmektedir. Diğer taraftan Kremlin’e diyalog çağrısı ve Putin ile doğrudan görüşme isteği ön plana çıkmaktadır. Genel perspektiften bakıldığında Zelinski’nin dış politika söylemleri Poroşenko’dan temelde farklılık göstermemektedir. Zelinski de Batıya entegrasyonu temel politikası haline getirmiştir. Ukrayna seçmeni Zelinski’nin dış politika profiline fazla ilgi göstermedi. Özellikle nüfusun yoğun yaşadığı Ukrayna’nın Kiev, Odessa, Harkov, Zaporojetse, Dnepr kentlerinin seçmen kitlesi öncelikle yolsuzlukla mücadele, ekonomik sorunlar ve adayın daha önce denenmemişliğini ön plana çıkardı. Ukrayna’nın batı (Lvov, Ternopol, İvano Frankovsk) ve doğu (Donetsk, Lugansk) bölgeleri seçmenleri ideolojik saiklerle hareket ettiler. Fakat yukarıda da ifade edildiği gibi nüfus yoğunluğunun bulunduğu bölgelerde Zelinski profili ve pragmatik tarzı ön plana çıktı.
21 Nisan’da gerçekleştirilecek olan ikinci turda Zelinski açık ara favori gözükmektedir. Poroşenko’nun farkı kapatma ihtimali oldukça düşüktür. İkinci tur öncesi 12 Nisan’da Poroşenko Merkel’in daveti üzere Almanya’ya resmi ziyarette bulunacak. 14 Nisan’da ise Zelinski ve Poroşenko’nun Kiev Olimpiyskiy stadında ikinci tur öncesi canlı yayında tartışma yapması (debate) bekleniyor. Bu çerçevede Poroşenko Almanya ziyaretinden “büyük anlaşma” ile dönebilir ve bu süreçte oylarını artırabilir yorumları yapılmaktadır.
Poroşenko’nun Clinton çevresine yakın olmasını ve bu durumun Trump ekibini memnun etmediğinden bahsetmiştik. Bu doğrultuda Beyaz Saray ekibi Zelenski’nin başarılı olacağını öngörmekte ve kartlarını bu yönde oynamaktadır. Fakat Almanya’nın Zelinski’nin seçilmesinden pek memnun kalacağını söylemek mümkün değildir. Ukrayna’nın batısında ciddi jeopolitik etkinliği olan Almanya’nın Poroşenko ile daha iyi anlaştığı açıktır. Zelinski ise Trumpist politikaları ile Almanya’nın bölgesel etkinliğini zayıflatabilir. Rusya açısından bakıldığında ise Kremlin – Zelinski ilişkisinin ne düzeyde olduğunu ve nasıl bir hibrit yapılanmanın mevcut olduğunu kestirmek oldukça güçtür. Bunun için öncelikle Kremlin –Kolomoyskiy- İsrail ilişkisinin ne ve nasıl olduğunu kestirmek gerekmektedir.Her halükarda Zelinski seçilirse Rusya ve ABD aynı anda jeopolitik anlamda “kazançlı” çıkacaklardır.
Açık söylemek gerekirse seçimlerden bağımsız olarak Ukrayna Kremlin, Beyaz Saray ve Almanya jeopolitik çıkarlarının “deney merkezi” ve jeostratejik “laboratuvarı” haline dönüşmektedir. Söz konusu jeopolitik ve stratejik çekişme sıradan Ukraynalıyı oldukça yormakta ve pessimize etmektedir.
Dr. Öğretim Üyesi Halit HAMZAOĞLU
Kars Kafkas Üniversitesi
Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi
e-mail: halithamzaoglu85@gmail.com
YENİ HABERLER
YORUMLAR
Henüz hiç yorum yapılmamış.