Ukrayna ve Türkiye’deki seçimler Rusya ile ilişkileri nasıl etkiler?

3 Nisan 2019, 01:23

31 Mart 2019’da Türkiye ve Ukrayna’da seçimler oldu. Ukrayna Cumhurbaşkanını seçmek için Türkiye ise yerel yöneticilerini seçmek için sandığa gitti. Aslında bu iki ülkede yapılan seçimin Rusya’yı da yakından ilgilendirdiğini söylemeliyiz.

Ukrayna’da yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 39 aday vardı. Bu adaylardan 35’i erkek, 4’ü kadındır. Seçimlere 47 aday başvursa da 39 kişinin onay aldığını söylemeliyiz. Adayların 19’u partiler tarafından aday gösterilmiştir. Bunlardan 14 tanesi de halen milletvekilliği yapmaktadır.  Bu seçimde önceki seçimlere göre başvuruların rekor kırdığını görüyoruz. İlk tur seçim kesin sonuçları 10 Nisan öncesinde sonuçlanacak.

Cumhurbaşkanlığı için adaylık başvurusu yapan kişilerin isimleri şöyledir (47 kişi):

Eugene Andruhiv
Vladimir Blashchuk
Boyarsky Yuri
Bulakh Mihail
Vasilenko Vladimir
Velidchenko Vitaly
Maxim Golosny
Alexander Gokov
Goncharov Arthur
Gubenko Anatoly
Jamoydo Alexander
Zbiranik Eugene
Zemskaya Natalia
Ivanitsky Yuri
Boris Kasyanenko
Kachaylo Ivan
Kachanovskaya Yaroslav
Dmitry Kasyanenko
Kobylinsky Nikolay
Kovalchuk Alexander
Kononenko Vladimir
Kostanchuk Taras
Victor Lebedinets
Maruschinets Vasily
Mirolyub Natalia
Oliynık Vladimir
Opri Sergey
Pavlichenko Dmitry
Natalia Pilipenko
Potapov Denis
Pridanov Alexander
Rachok Andrey
Patuş Vladimir
Rekalo Peter
Savchenko Nadezhda
Sahno Boris
Simonenko Peter
Solovyev Alexander
Spirina (Şalko) Olesya
Suhih Igor
Taranets Nikolay
Tishchenko Alexander
Ukrainchuk Lyubov
Farenyuk Sergey
Cherkasov Konstantin
Chupey Vasiliy
Yurchenko Yuri

Adayları genel anlamda değerlendirdiğimizde şunları söyleyebiliriz.

Igor Shevchenko (48) : Partizan olmayan ve tanınan birisidir.  Avukattır. STK başkanlığı yapmaktadır.

Vitaly Skotsyk (47): Ülkede tanınan  bir ekonomisttir.  Parti başkanlığı da yapmaktadır.  Ukrayna Ulusal Yaşam ve Çevre Bilimleri Üniversitesi’nde At Yetiştiriciliği ve Arıcılık Profesörüdür.

Valentyn Nalyvaichenko (52): Общественно-политическое движение Валентина Наливайченко “Справедливость” partisinden adaydır.  SBU’nun eski başkanıdır.  Adalet Partisinin lideridir.

Sergey Kaplin (39): Sosyal Demokrat Parti’den adaydır.  Ukrayna Verkhovna Rada milletvekilidir.

Anatoly Gritsenko (61): Siyaset Bilimi doçentidir. Eski Ukrayna Savunma Bakanı (2005 – 2007)dır.

Vitaly Kupriy (45): Partili olmayan kişilerdendir.  Milletvekilidir. Ukrayna’nın Verkhovna Rada Komitesi başkan yardımcılığı da yapmaktadır.

Olga Bogomolets (51): Milletvekilidir. Meclis sağlık komisyonu başkanıdır. Siyasi kimliği yanında  Ukrayna’nın Onurlu Doktoru ve şarkıcısı unvanı vardır.

Gennady Balashov (57): “5.10” partisinin adayıdır.   Kendisi “5.10” partisinin de lideridir.

Alexander Shevchenko (47): “UKROP” partisinin adayıdır.  Verkhovna Radası başkan yardımcısıdır.

Roman Nasirov (39):  Mayıs 2015’ten beri Ukrayna Devlet Mali Hizmetleri Başkanıdır. Ocak 2018’de bu görevinden azledilmişse de mahkeme kararıyla bu görevi tartışmalı hale gelmiştir.

Yuri Boyko (60): Seçim Başkanlığı yapmıştır. Halk milletvekilidir. “Оппозиционный блок” partisinin üyesidir. Siyasi bir desteği vardır. Enerji ve Kömür Endüstrisi Eski Bakanı (2010-2012) ve Başbakan Yardımcısı (2012-2014) dır.

Oleg Lyashko (46):  “Radikal Party” adayıdır. Ukrayna milletvekili ve gazetecidir.  “Radikal Parti” lideridir.

Alexander Vilkul (44): “Muhalefet Bloğu” Barış ve Kalkınma Partisi ” adayıdır. Ukraynalı politikacı, Muhalefet Bloğu Partisi (eski adıyla Bölgeler Partisi) üyesidir.

Arkady Kornatsky (65): Ukraynalı politikacı ve girişimcidir. Poroşenko karşıtlığı ile tanınmaktadır.

Alexander Moroz (74): Sosyalist Parti’nin adayıdır. Ukraynalı politikacı halk figürürü olarak tanınmaktadır.  1994-1998 ve 2006-2007 yılları arasında Ukrayna Verkhovna Rada’nın başkanlığını yapmıştır.

Ilya Kiva (41): Ukrayna Sosyalist Partisi adayıdır.  Ukrayna İçişleri Bakanı Arsen Avakov’un danışmanlığını yapmıştır.   Ukrayna Sosyalist Partisi lideridir.

Ruslan Kosulinsky (49):  “Свобода”,  grubunun adayıdır. Milletvekili ve Verkhovna Rada’nın başkan yardımcısıdır. Ukrayna Milliyetçileri Örgütü tarafından desteklenmektedir.

Alexander Danilyuk (37): Bağlantısız adaylardandır. Ukrayna Savunma Bakanı Valery Geletey’nin 15 Temmuz – 5 Kasım 2014 tarihleri ​​arasında gönüllü olarak danışmanlığını yapmıştır.

Sergey Taruta (63): “Основа” partisinin adayıdır. Ukrayna Halk Cumhuriyeti Milletvekilidir. Donbass  Endüstri Birliği Yönetim Kurulu Başkanıdır. 2014 yılında Donetsk Bölge Devlet İdaresi Başkanlığını yapmıştır.

Inna Bogoslovskaya (58):  “Veche” siyasi partisinin eski başkanı ve Bölgeler Partisi eski üyesidir. Verkhovna Rada’nın eski milletvekilidir.

Igor Smeshko (63): Ukrayna ordusunda görev yapmıştır.  Ukrayna Devlet Başkanı İstihbarat Komitesi Başkanı (2014’ten beri) olarak görev yapmaktadır. Başkan Danışmanı, SBU Başkanı (2003-2005)dır.

Nikolay Gaber (58): Ukrayna’da Bulgar kökenli politikacıdır.  “Ukrayna Yurtsever Partisi” nin bir üyesidir. Biyoloji doktorudur.

Yuri Derevyanko (45): “Воля” partisinin adayıdır. İş adamıdır.

Roman Bessmertniy (53): Ukrayna Eski Başbakan Yardımcısıdır. Minsk Üçlü Müzakere Grubu eski Ukrayna temsilcisidir.  Kiev Ulusal Kültür ve Sanat Üniversitesi’nde öğretim görevliliği yapmaktadır.

Victor Bondar: “Видродження” partisinin adayıdır. Ukrayna Verkhovna Rada milletvekilidir. Ukrayna Ulaştırma ve Haberleşme Bakan lığı(2005-2006) yapmıştır. Dnepropetrovsk Devlet İdaresi başkanı (2007’den 2010’a kadar) olarak çalışmıştır.

Ruslan Rygovanov (45): Sevastopol Deniz Balıkçı Kurumu idarecisidir. İş adamıdır.

Sergey Nosenko (50): Uluslararası Yatırım Ortaklığı Ukrayna Kıdemli Genel Müdürüdür. Herhangi bir partiye bağlı değildir.

Viktor Krivenko (37):  “Народный рух Украины” partisinin adayıdır. Parti başkanlığı yapmaktadır.

Andrey Novak (46): “Vatansever” partisinden adaydır. Ukraynalı ekonomist, siyaset bilimcidir. Verkhovna Rada komitelerinde danışman olarak görev yapmaktadır. Ukrayna’nın iki başbakanına danışmanlık yaptı.

Vasily Zhuravlev: “İstikrar” partisinden adaydır.  Mariupol Futbol Federasyonu Başkanıdır.

Yuri Timoshenko (57): Bağımsız adaydır. Ulusal Muhafız olarak görev yapmıştır.  Ukrayna milletvekilidir. Halk Cephesi tarafından Verkhovna Rada’ya aday gösterilmiştir.

Yuri Karmazin (61): Ukraynalı siyasetçi eski yargıçtır.  Milletvekilliği yapmıştır. Parti başkanlığı yapmaktadır.

Yulia Litvinenko (42): Ukraynalı TV sunucusudur.  Vesti FM radyo genel yayın yönetmenidir.

Alexander Vashchenko (56): Kamu kuruluşu “Власть народа” başkanıdır.

Vladimir Petrov: Blogger ve gazetecidir.  Öğrencisi Natalia Bureyko’ya tacizde bulunmak iddiasıyla ev hapsindedir.

Alexander Solovyev (45): “Умная сила” partisinin adayıdır. Ukrayna Ulusal Polis Teşkilatı Ekonomik Koruma Bölümü eski başkanıdır.

Yulia Timoşenko (58): “Batkivshchyna” partisinin adayıdır. 1997’den beri Ukrayna Milletvekilidir. 2005 ve 2007-2010 yılları arasında Ukrayna Başbakanı olarak görev yaptı. Üçüncü kez başkanlığa aday oluyor. 2004’teki Turuncu Devrime liderlik etmiş, 2010 ve 2014 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de en güçlü ikinci adaydı.

Vladimir Zelensky (41): “Слуга народа” partisinin adayıdır.  Ukraynalı politikacı, şovmen, oyuncu, senarist, yapımcı ve “Quarter 95 Studio” aslı sanat stüdyosunun yönetmenidir. Zelensky’nin Ukrayna’nın önemli oligarklarından Igor Kolomoysky’nin desteğini aldığını söylemeliyiz.  Zelensky genel anlamda Donbas ve Kırım’ın Ukrayna’ya ait olduğunu beyan etse de Rusya ile masada oturup konuşulabileceğini söylüyor. Zelensky diğer taraftan da Ukrayna’nın NATO üyeliğini referanduma sunacağını belirterek bir anlamda halkın kararını almadan hiçbir adım atmayacağını dile getirdi.  Halkçı bir görüntü ile sanatçı kimliğini birleştirmesi güven konusunda halka bir mesaj olarak algılandı.

 

Zelensky’nin Rusya’ya en önemli mesajı ise Ukrayna’ya verdiği zararı tazminat olarak ödeteceğine dair sözleriydi. Kırım konusunu çok fazla gündeme getirmedi. Rusya’dan tazminat alacağını vadederek bir bakıma ekonomik bir kazanç elde ederek bunu halka dağıtacağını vaat etti. Seçim çalışmalarında orantılı bir dil kullanan Zelensky’nin genel anlamda halkın her kesiminden destek aldığını görüyoruz.

Petr Poroşenko (53): Zelensky’den sonra ikinci tura kalacak adaylar ise mevcut Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko ve Batkivşina (Anavatan) Partisi lideri Yulia Timoşenko arasından birisi olacağı bekleniyordu. Poroşenko ikinci tura kalsa da 2014’te Meydan olayları sonrası yapılan erken seçimlerde ilk turda aldığı % 55 oyun çok uzağında kaldı. Poroşenko adaylar içerisinde Rusya’ya karşı en sert söylemlerde bulunan adaydır. Poroşenko, seçimlerde en büyük rakibinin Rus lider Putin olduğunu beyan ederek seçimi Rusya ile Ukrayna arasında bir beka seçimi haline getirdi. Zaten seçimde “Moskova’dan uzak dur!” sloganını kullanarak Ukrayna’nın milli bekasını kendisinin temsil ettiğini dile getirdi. Ukrayna’nın beşinci başkanı olarak görev yapan Poroşenko iş adamı ve ülkenin güçlü oligarklarından sayılmaktadır.  Batı’nın desteğini alan Poroşenko’nun Rusya’nın en tercih etmediği aday olduğunu düşündüğümüzde genel olarak seçimlerde millliyetçi oyları aldığını gördük.

Bu adaylardan beklendiği gibi sadece 3 aday genel olarak halkın desteğini aldı diyebiliriz. Ukrayna’da hiçbir aday %50 çoğunluğu alamadığı için seçimler 21 Nisan 2019’da yapılacak ikinci tura kaldı. Ukrayna’da yapılan seçimlerde 39 adaydan Rusya yanlısı ve aşırı milliyetçi adayların oy oranları oldukça düşük kaldı. Favori adayları genel olarak incelediğimizde en çok oyu alan ünlü komedyen Volodimir Zelensky (41)’nin seçimlerde birinci çıkması surpriz gibi gözükse de kamuoyu yoklamalarında da hep birinci çıkmıştır.

Poroşenko, Kırım Tatarlarına hala bir özerk cumhuriyet statüsünü vermedi ve bu rahatsızlık oluşturuyor.

Poroşenko’nun Rusya’ya karşı hem Donbas hem de Kırım’da bir ilerleme kaydedememesi aslında ona olan desteği azaltmış oldu. Ayrıca söz vermesine rağmen Kırım Tatarlarına hala bir özerk cumhuriyet statüsünü vermemesi de Tatarlar tarafından eleştiri konusu oldu. Poroşenko’nun Tatarlar, Kırım ve Donbass’ta yaşadığı başarısızlık yanında Ukrayna anayasasına AB ve NATO üyeliği hedeflerini koyması ülkede bir güvence olarak görülüyor.  Ukrayna vatandaşları için AB’ye vize muafiyeti getirmesi de başkasının seçilmesi halinde bu hakkın tehlikeye girebileceğine dair yaptığı kampanyalarda etkili oldu.  Ukrayna Ortodoks Kilisesi’nin Rus Ortodoks Kilisesi’nden bağımsızlığını kazanmasını sağlaması ile Ukrayna’nın tarihten beri hayalini kurduğu bağımsız kilise özelemini de bitirdi. Bu anlamda kilisenin desteğini de arkasına alarak önemli oy potansiyeline kavuşmuştur.

Bu haliyle olağanüstü bir durum olmaz ise Zelensky-Poroşenko arasındaki ikinci tur yarışında Zelensky bir adım öne çıkıyor.  Zelensky’nin en büyük avantajı siyasette yeni ve hiç denenmemiş olmasıdır. Rusya açısından bakıldığında bu iki aday arasından Zelensky, Poroşenko’ya göre tercih edilebilir gibi duruyor. Zelenskiy seçim propagandasını genel olarak daha önce oynadığı tv oyunları üzerinden şekillendirdi. Halkın sempatisini kazanarak daha çok ekonomik problemlere çare bulacağı ve Rusya ile yaşanan krize bir çözüm bulacağı umuduyla destek almıştır. Hem Batı hem de Doğu blokuna yakın mesajları denge politikası güttüğünü gösteriyor. Fakat seçilmesi halinde ya AB-NATO veya Rusya tercihinden birisini ön plana çıkarmaması halinde kısa sürede popülaritesini kaybedebilme riskiyle karşı karşıyadır.

Zelensky-Poroşenko yarışında iki adayın da seçilme şansları eşit gibi duruyor.

Zelensky-Poroşenko yarışında ikinci turda iki dayın da eşit seçilebilme imkanı var. Proşenko’nun ilk turda aldığı oy bizleri yanıltmamalıdır. Çünkü ikinci turda birçok parti ve grup ittifak yapacağı için Poroşenko’nun hem oligark hem de siyaset avantajını kullanması mümkündür.  Seçimler öncesinde Rusya’nın özellikle 2019 sonunda bitecek doğalgaz transit anlaşmasını yenilemeye hazır olduğuna dair mesajları iki adaydan da henüz bir karşılık bulmadı. Rusya sıkça bu mesajı vererek aslında adaylara ekonomik bir çıkar yolu gösterse de iki aday da bu mesajı kullanmayarak Rusya’ya mesafeli bir yaklaşım sergiledi.

Poroşenko, seçim öncesinde özellikle yurt dışından alınan askeri teçhizatları sergileyerek Ukrayna’nın silahlı kuvvetleri bakımından Rusya ile başedebilecek güce eriştiğini gündeme getirdi. Bu haliyle milliyetçi seçmene mesaj vererek ülkenin güvenliğinin kendisi seçilmesi halinde garanti altına alınabileceğini vurguladı. Hatta Türkiye’deki bir özel şirketten aldığı SİHA’ları sergileyerek bunun Türkiye’nin bir desteği olarak sundu.

Rusya ve Ukrayna basınında Ukrayna’da seçimlerin ikinci turunun yapılacağı 21 Nisan’da aynı zamanda Kırım’daki cami açılışına vurgu yapılarak Putin-Erdoğan ilişkisi de seçimde tartışılmıştır.  Bu açılışa Rusya Devlet Başkanı Putin’in Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı davet etmesi Ukrayna’da şimdilik çok fazla gündeme gelmese de Rusya’da bunun Ukrayna seçimlerini etkilemek ve Poroşenko’nun desteğini azaltmak için propaganda olarak kullnıldığına dair görüşler var.  Türkiye Cumhurbaşkanının bu davete olumlu/olumsuz cevap vermesi Ukrayna’daki seçimleri de bir şekilde etkileyebilecek role sahip olduğunu söylemeliyiz.

Türkiye’de 31 Mart seçimlerinden sonra hem iç politika da hem de dış politikada köklü değişim ve atılımların olacağını söylemeliyiz.

Türkiye’de 31 Mart seçimlerinde AK Parti bazı önemli büyükşehir belediyelerini kaybetse de genel anlamda gücünü korudu. Bundan sonra 4,5 yıl seçim olmayacağını düşündüğümüzde Türkiye’de hem iç politikada hem de dış politikada köklü değişim ve atılımların olacağını söylemeliyiz. Bu atılımlar içerisinde Rusya ile ekonomik ilişkileri geliştirmek öncelikli gibi duruyor. Rusya, Türkiye’deki seçimler sonrasında iki ülke arasındaki var olan görüşme konularının bir an önce çözüme kavuşmasını istiyor. Türkiye ise öncelikli olarak iç politikada bir rahatlama olmasını bekleyecektir.

 

AK Parti hükümetinin önünde Fırat’ın doğusunda ABD ile müzakere edilen Güvenli Bölge, Rusya ile S400 anlaşmasının geleceği gibi önemli konular var.  Bu konularda alınacak kararlar Türkiye-Rusya ilişkilerinin seyrini temelden değiştirmese de ya bir sonraki safha olan stratejik işbirliğine sürükleyecek yahut duraklama dönemine götürebilecektir. Şu anki görünen Türkiye-Rusya ilişkilerinin daha da gelişerek işbirliğine odaklı ilerleyeceği yönündedir. Rusya’dan gelen mesajlarda S400 alınmama ihtimaline karşı bir hazırlık var. Rusya’ya göre S400 konusu Türkiye’nin kendi kararı ve bu karar tamamıyla kendisini ilgilendiriyor. ABD-Türkiye arasında yürütülen Güvenli Bölge görüşmelerinde ise Rusya dışarıda bırakılmak istenmiyor.

Rusya açısından Suriye’de İdlib başta olmak üzere siyasi barış sürecinin gerçekleşmesi için Türkiye ile ilşkilerin kesintisiz devam etmesi konusunda bir kanaat mevcut. Rusya, Suriye’de Türkiye ile birlikte yürümek  ve Suriye’nin her bölgesinde mutlaka aktör olarak kalmak isterken diğer taraftan da Rusya-İsrail, Rusya-İran, Rusya-PYD ilişkilerinin Türkiye’den bağımsız yürütülmesi Türkiye açısından sorun olarak ortaya çıkabilecek riskler olarak söylenebilir. S400 konusu yakın zamanda en riskli konu olarak duruyor.

YENİ HABERLER

YORUMLAR

Henüz hiç yorum yapılmamış.

YENİ HABERLER